Çocuğu yuva yaşına gelmiş her anne baba , onu teslim edeceği okul öncesi eğitim kurumunu seçerken özen göstermek ister . Ebeveynlerin uygun bir kurum seçerlerken dikkat etmeleri gereken önemli noktalar incelenmiştir. Okul öncesi eğitim kurumlarında sunulan eğitimin kalitesini etkileyen çeşitli unsurlar vardır .
1 – KURUMUN FİZİKSEL ORTAMI : Kurumun fiziksel ortamıyla ilgili olarak öncelikle kurum binasının özelliklerini incelemek gerekir . Bir okul öncesi merkezinin binası müstakil , bahçesi olan ve trafikten uzak bir yerde kurulmuş olmalıdır . Bina iyi ışık almalı , ısıtma sistemi ve çocukların rahat hareket edebilmeleri için yeterli alan bulunmalıdır . Resmi onay gerektiren alan oranı çocuk başına iki metrekaredir . Alan yeterli olmadığında , çocukların hareketleri kısıtlanmakta , tek başına oynama ve saldırganlık davranışları artmakta , sosyalleşme oranı ise düşmektedir . Binanın içinde ve bahçesinde çocukların emniyeti açısından her türlü güvenlik önlemi alınmalıdır . Örneğin ; bahçenin yüksek parmaklıklarla çevrelenmesi , bahçede tehlike oluşturacak bölümlerin kapalı tutulması , kaloriferlerin uygun şekilde korumalarla kapatılması , oyun salonlarının duvarlarının yumuşak malzemelerle kaplanması gibi. Bina içinde ayrı uyuma odasının bulunması tercih edilir . devamı Diğer önemli nokta sınıf ortamlarıdır . Sınıf ortamı , çocuklara bol miktarda uyarıcı materyaller sağlamalı ve çocukların seçimlerini rahatça uygulayabilecekleri şekilde düzenlenmiş olmalıdır . Yerler kolay temizlenebilir hijyenik malzemeler ile kaplanmış olmalıdır . Çocukların özel eşyalarını koyabilecekleri bir dolapları bulunmalıdır . Sınıf içindeki dolaplar , raflar , masalar , sandalyeler , sınıf dışında bulunan tuvaletlerdeki klozetler ve lavabolar çocukların boylarına uygun olmalıdır . Fiziksel donanımla ilgili olarak dikkat edilmesi gereken başka önemli konu , çocukların gelişimlerindeki değişik alanların desteklenebilmesi için sınıfların oyun köşelerine bölünmüş olmasıdır . Bu köşeler , evcilik köşesi , sanat köşesi , sessiz köşe ve blok köşeleridir . Çocuklar bu ana köşeleri iyice tanıdıktan sonra , yıl içinde sınıfa , müzik , fen ve doğa , bilgisayar vb. Gibi ek köşeler ilave edilebilir . Her köşede , o köşeye özel materyaller ve çalışma imkanları vardır . Çocuklar köşelerle ilgili seçeneklerinin neler olduğunu kolayca görebilir ve seçimlerini rahatlıkla yapabilirler . Çeşitli amaçlarına yönelik oyun planları kurabilirler . Çocukların bu köşelerde oyunlarını gerçekleştirebilecekleri yeterli boş alanların bulunması ve köşeler arasında rahat geçişler yapabilmeleri gerekir . Sınıfın çocukların bağımsızlığını destekleyen bir fiziksel düzene sahip olması gerekir . Yetişkin yardımı olmadan istedikleri materyalleri kendi başlarına bulabilmeli , bunlara erişebilmeli ve işini bitirdikten sonra yerlerine taşıyıp yerleştirebilmelidirler . Çocukların materyallerin yerlerini kolayca öğrenebilmeleri için kutular , raflar etiketlenmiş olmalıdır . Etiketler yaş gruplarına göre nesnenin kendisini , sembolik bir şeklini , çizimini , fotoğrafını içerebilir. Büyük yaş gruplarında etiketlere sözcükler de eklenebilir . Bu etiketleme sistemi çocukların bağımsız hareket etmesini sağlamakla kalmaz , aynı zamanda çocuğun sembolik düşünce gelişimini de destekler .
2- ÖĞRETMENLER : Öğretmen / çocuk oranı okul öncesi eğitim merkezindeki etkileşimin kalitesini ve düzeyini etkiler . İyi bir eğitim kalitesi için önerilen , her öğretmene 10-12 çocuğun düşmesidir . Öğretmenin fiziksel ve kişisel özellikleri de önemlidir . Fiziksel özelliklere baktığımızda , bir okul öncesi öğretmeni her şeyden önce hareketli ve canlı olmalıdır . Çünkü çocuklarla çalışmak çok enerji isteyen bir meslektir. Öğretmen güler yüzlü , yumuşak sesli olmalıdır . Aynı zamanda dili kullanmada yetenekli olmalı , düzgün , anlaşılır bir şekilde konuşmalıdır . Çocuklarla rahat hareket etmesini sağlayacak giysiler giymelidir . Kişisel açıdan bakıldığında sabırlı , sosyal ilişkilerde başarılı ,olmalı ve çocuklarla ılımlı , sevgi dolu ilişkiler kurabilmelidir . Bütün çocuklara doğal ve eişt davranmalıdır . Öğretmenin çok dikkatli ve uyanık olması da önemlidir . İyi bir okul öncesi öğretmeni bulunduğu yerden bütün çocukları gözleyebilme ve ihtiyaç anında çocuğun yanında olabilme becerisine sahip olmalıdır . Aynı zamanda öğretmen velileri ile iyi iletişim kurabilmeli ve çocukları hakkında velilere doğru bilgileri zamanında aktarabilmelidir .
3- EĞİTİM PROGRAMI : Okulöncesi eğitim alanında geliştirilmiş çok çeşitli programlar vardır . Önemli olan kurumda uygulanan programın yararlı bir program olması için , temelinin bir gelişim kuramına oturtulmuş olması gereklidir . Programlı genel olarak öğretmen merkezli ve çocuk merkezli olarak ikiye ayırabiliriz. Öğretmen merkezli programlarda , etkinlikler öğretmen tarafından başlatılıp yönetilir. Bunlar yapılandırılmış programlardır ve bu yüzden çocuklarda yaratıcılık ve hayal gücü düşük bir seviyede kalır . Öğretmen yönetimi etkin olduğu için , çocukların dil gelişimi de istenilen en üst düzeye ulaşamayabilir . Merkezinde çocuk olan programlarda ise etkinlikler çocuklar tarafından başlatılır . Bunlar daha az yapılandırılmış programlar olduğu için çocuklar daha yaratıcı olurlar ve hayal gücüne dayanan oyunları daha fazla oynayabilirler . İdeal olan , iki programın birleştiği , yani öğretmen ve çocuk katılımının eşit olarak dengelendiği eğitim programlarıdır .
4- DEĞERLENDİRME : Okul öncesi eğitim kurumunda uygulanan eğitim programının etkisinin ölçülebilmesi açısından bir şekilde değerlendirilmelidir. Bu değerlendirme yapılırken , sadece akademik becerilere odaklanan ölçümler yapmak yerine , çocukların bütün gelişim alanlarının değerlendirilebileceği güncel geçerliliği olan ölçekler kullanılmalıdır . Anne ve baba , çocuğu içinseçim yaparken okul öncesi eğitim kurumunun uyguladığı programın değerlendirmesinin yapılıp yapılmadığını ve yapılıyorsa bunun nasıl gerçekleştiğini sormalıdır . Yapılan değerlendirmede her çocuk kendi bireysel gelişimi içinde değerlendirilmeli ve gelişimi destekleyici bilgi sağlanmalıdır . Kullanılan değerlendirme ölçütünün belirli bir mantığı olmalı , içerdiği maddeler çocuğun dört yönlü gelişimini ( fiziksel , sosyal , duygusal ve zihinsel ) ölçmeyi hedeflemelidir .
5- VELİ KATILIMI : Veli katılımı, merkezde uygulanan programın etkisinin sürekliliği açısından çok önemlidir. Okul öncesi eğitim kurumunda uygun bir veli katılımı sağlandığı zaman, hem çocuklar hem veliler hem de programın kendisi bundan faydalanır. Veli katılımı sayesinde, veliler çocuk gelişimi hakkında bilgilerini genişletebilir ve çocuklarına bazı şeyleri nasıl öğretebileceklerini öğrenebilirler. Bu da onların bir ebeveyn olarak özgüvenlerini artırır. Ayrıca kendi çocuklarının gelişim seviyesi ve uygulanan programın içeriği hakkında da bilgi sahibi olurlar. Veli ile iyi bir iletişim kuran okul, çocuklar hakkındaki bilgilerine ev gözlemlerinide katarak uygulanan eğitim programını çocukların ihtiyaçlarına daha fazla cevap verecek şekilde yönlendirebilir. Okul ile veliler arasındaki bu sıkı bilgi alışverişi ve uyumlu işbirliği sayesinde, çocukların gelişimi daha çok desteklenmiş olur . Veli katılımı değişik şekillerde sağlanabilir. Düzenli bültenler ve kısa aralıklarla yapılan veli toplantıları, öğretmenin eve yapacağı ziyaretle, velilere yönelik seminerler, velilerin günlük programa katılmaları, eğitim sürecinde çalışmaları ya da okul içinde değişik etkinliklere katılmaları. Bunların hepsi de uygun veli katılımlarıdır ve merkez tarafından hizmete sunulmalıdır. Okul öncesi eğitim merkezi seçiminde önemli olan unsurlar vardır. Anne ve baba çocuklarını teslim edecekleri merkezleri bu bilgiler ışığında inceleyerek, mümkün olan en iyi hizmeti sağlayan bir kurum seçtiklerinde, çocuklarının eğitimi ile ilgili beklentilerinin merkez tarafından karşılanması da artacaktır.
http://www.pelikanyuva.com/ Nuray Derya Kömürcüoğlu Pelikan Anaokul Müdürü