Her yılın bu zamanları bir telaş, bir farklılık alır insanları. Kiminde hakim olan duygu hüzün, kiminde heyecan, kiminde de ümit etmektir. Hüzün her birimizin içinde bir yerlerde azıcık da olsa hissettirir kendini. Bitmiş bir yıl vardır artık. Birçok yaşanmışlıkla; bazıları sevincimize tanık olmuş, bazıları da kederlendirmiştir, unutamadığımız acılar yaşamışızdır belki de. Zordur bazı acıları, yalnızlıkları kolayca silip atmak yok saymak. Hafızamızda yer edinirler kalıcı gibi, biz izin verdiğimiz sürece elbet. Sevindiğimiz, mutlu olduğumuz anlarımız, bizi canlı kılan, yaşadıklarımıza anlam katıp yüreğimizi coşturan.

Her nasılsa tüm bu yaşanmışlıkları bir anda gitmekte olan yıla yükleyiveririz hemen. Sanki yaşadıklarımız sadece zamana özgüymüş, o yıl getirmiş bize, sorumluluk giden yılınmış gibi… Etiketi böyle koyarız, “bu yıl harika / felaket geçti”, “bu yıl çok uğurlu / uğursuz geldi”…. Daha benzer bir çok cümle ilave ettiniz bile eminim.

Neden yaparız sizce bunu?

Ben söyleyeyim mi?

Çünkü çoğu zaman yaşadıklarımızın sorumluluğunu tümüyle almak yerine, birilerine yüklemeyi tercih ederiz. Kolay olan, rahatça kabullenebildiğimiz budur çünkü. Bir sorumlu bulup, tayin etmek bizi kendi vicdanımızda aklar, aslında biz öyle olduğuna inanırız. Aksi taktirde neler olurdu durup bir düşünsenize…

Öncelikle yaşadığımız olayları, durumları hatırlayıp iyice bir değerlendirmek gerekir. Neler oldu, ne kararlar aldık, neler yaşadık, nasıl tepkiler verdik???

Sonraki adım; doğru muydu bu yaptıklarımızın hepsi? Nelerden hoşnutuz ve nelerden değil? Yanlışlarımız nelerdi? Şimdi olsa neleri farklı yapardık? Ders aldık mı peki yaşananlardan? Neleri yapınca takdir ettik kendimizi ve bizi başkaları takdir etti? “Yine olsa yine aynı şeyi yaparım” diyebildiğiniz ne kadar doğrunuz var? Kimleri üzdünüz bu yıl? Kimler sizi üzdü? Kimleri mutlu ettiniz, yardımcı oldunuz? Kimler size yardımcı oldu, mutlu etti?

İşte tüm bu soruların cevapları bizleri yaşadıklarımızdan memnun kılan ya da üzenler. Biraz daha detaylı baktığımızda ve cevapladığımızda ise nelerden sorumlu olduğumuz var içlerinde. Nelerden ders almamız ve nelerden takdir almamız gerektiği.

Bu aşamaya kadar gelebilmek bile zordur birçok kişi için. Yüzleşmek demektir bu çünkü. Her zaman işimize gelmez kendimizle yüzleşmek.

Bir de daha sonrası var; yüzleştik, sıradaki hesaplaşmak… Tüm bu davranışlarımıza ne tür gerekçelerimiz var? Sebeplerimiz nelerdi? Haklı mıydık gerçekten hep, yoksa haksızlık ettiklerimiz de oldu mu?

İşte buralara kadar gelip açık yüreklilikle hesaplaşabilmek cesaret gerektirir. Baktığınızda, hesaplaşmanın ardından atılması gereken çok büyük bir adım olmalı. Değiştirmek… Rahatsızlık duyduğumuz konularda değişim göstermez, değişme kararı almazsak eğer yaşadıklarımızın tekrarını yaşıyor oluruz sürekli. Bir kısır döngüye girer ve sonrasında sızlanmaya başlarız;

“Neden hep aynı şeyleri yaşıyorum?”

“Neden bunlar hep benim başıma geliyor?”

“Ne kadar da şanssızım, sürekli aksilikler…”

Bu cümleleri sıkça telaffuz etmekten rahatsızlık duyuyor, deyim yerindeyse kaderimizi değiştirmek istiyorsak, öncelikle yaptığımız yanlışlara sebep olan davranışlarımızı değiştirmemiz gerekir. Tam da saydığım bu süreçlerden geçerek. Bu boyuta gelebilmek ve her alanda bu değişimi gerçekleştirme kararını kararlılıkla alabiliyor olmak, gerçekten yürek ister…

Bu bir seçim… Ya yaşamınızın sorumluluğunu alıp, gerekli noktalarda değişim kararı almak ya da her yılın Aralık ayında gitmekte olan yılı “uğursuzluğu” ile sorumlu kılıyor olmak… Seçimi yapan da sizlersiniz elbette, her zaman olduğu gibi…

Unutmayın ki geçen yılın Aralık ayında onu uğurlarken, bu yılın gelişini ümitle, heyecanla karşılıyordunuz! Aynen şimdilerde yapmakta olduğunuz gibi…

Ümit etmek dedim de; ne güzeldir ümit etmek… Sanki yakıtıdır insanın sürekli koşturmasını sağlayan. Geleceğini tasarlarken yüzünde gülümsemeye sebep olan.

Hiç yitirilmemesi gereken bir duygudur bence… Olabildiğince sahip çıkın, tutunun ve ona göre hareket etmeyi de prensip edinin. Göreceksiniz ki bundan böyle giden yılı uğurlamak çok daha keyifli olacaktır.

Yeni yılınızın yepyeni, parlak, büyük ve başarı dolu hedeflerinize ulaşmanıza vesile olması dileklerimle…

Yasemin ÖZKUL AYDIN

YSM Sentez Akademi

Kurucu-Eğitmen

Kişisel-Kurumsal Gelişim Danışmanı